Diyanet Bir-Sen Genel Başkanı Hasan Türüt, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde Kur’an Kursu Öğreticilerinin buruk ve kaderleriyle baş başa bırakıldığını söyledi.
Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenleri gibi Diyanet İşleri Başkanlığında Kur’an Kursu Öğreticisi olarak görev yapanlarında öğretmenlik haklarından yararlanması gerektiğine dikkat çeken Hasan Türüt, öğretmen ile öğretici arasında fark bulunmadığını, aradaki tek farkın unvan farkı olduğunu söyleyerek şunları ifade etti:
“Öğretmen derse hazırlanarak girer ve öğrencisine harf öğretir. Öğretici de derse hazırlanarak girer ve o da öğrencisine harf öğretir. Öğretici, Kur’an-ı okumak, anlamak, öğrenmek, hafızlık yapmak ve din eğitimi almak isteyen bireylere eğitim veriyor. Kur’an Kursu yaygın din eğitimi faaliyetleri arasında yer alıyor ve 20 binin üzerinde öğretici tarafından bu dersler veriliyor. Kurs öğreticisi, dersiyle ilgili plan yapar ve izleyeceği yöntemleri belirler. Bir kurs öğreticisi bilimsel yöntemlerden yararlanır, ders öncesi hazırlıklar yapar, bir takım ilkeleri dikkate alır sonra da kullandığı yöntemlerin etkili olup olmadığını gözlemler. Milli Eğitim de olduğu gibi Diyanet İşleri Başkanlığında verilen derslerin de kendine göre özel öğretim yöntemleri vardır.
Diyanet İşleri Başkanlığında görev yapan Kur’an kursu öğretmenlerine “öğretici” denmesi eğitimde kalitenin ve verimliliğin düşmesine neden olabilecek çağ dışı bir adlandırmadır. Hâlbuki öğretici diye adlandırılan bu kişilerin çoğunluğu genç ve dinamik bir kadrodan oluşmaktadır ve neredeyse tamamına yakını önlisans, lisans ve lisansüstü eğitim almışlardır. Yine %30’un üzerindeki öğreticiler pedagojik formasyon eğitimi almışlardır. Almamış olanlar da Diyanet’in yapacağı bir çalışmayla bu eğitimi rahatlıkla alabilirler. Bugüne kadar kurs öğreticilerinin eğitimleriyle ilgili herhangi bir şikâyet oluşmamıştır. Nedeni ise dersin planlanmasında, uygulama aşamasında, ölçme ve değerlendirmede, disiplin, rehberlik ve iletişim kurmada başarılı eğitim faaliyeti yürütmelerindendir. Ayrıca bunlar hizmet içi eğitim seminerlerine katılarak becerilerini artırmışlardır. Bu çerçevede eğitimin verilmesinde öğretmen ile öğretici arasında hiçbir fark olmadığı görülüyor.
Diyanet İşleri Başkanlığınca 2013 yılında öğreticilere öğretmenlik hakkı verileceği yönünde çalışma yapıldığı basına yansımıştı ancak bugüne kadar bu hak verilmedi. Öğreticiler, kendilerine öğretmenlik hakkı verilerek öğretmenlerin yararlandığı tüm sosyal haklardan yararlanmak istiyor. Kur’an kursu öğreticilerine öğretmenlik hakkı verilmesi halinde bu kursların önemi ve eğitimde kalite artacaktır. Rencide edici bu sıfat ortadan kalkarken öğretmenlik hakkıyla birlikte moral ve motivasyon artacak, kuruma karşı daha güçlü bir aidiyet duygusu gelişecek, toplu taşıma ile birlikte atama ve yer değiştirme haklarından da yararlanabilecekler.
Diyanet İşleri Başkanlığınca 2013 yılında yürütülen çalışmanın kamuoyu ile paylaşılmasını ve Cumhurbaşkanlığı Makamına sunulmasını istiyoruz. 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü sevinç ve mutluluk içinde kutlamak kurs öğreticilerinin de hakkıdır. Onlara bu hak çok görülmemeli ve öğretmenlik statüsüne kavuşturulmalıdırlar.”
Duygularımıza tercüman oldunuz, teşekkürler.